ÇİFTE MEDRESE

Yerin adı:

Yapım Tarihi: Medresenin 602 h/ 1205 m yılında yaptırıldığı bilinmektedir.

Kitabe: Şifahanenin taçkapısı üzerinde mermerden dikdörtgen şeklinde bir kitabesi mevcuttur.

Vakfiye: Vakfiyesi bulunamamıştır.

Kurucu: Yapının Sultan I.Gıyaseddin Keyhüsrevin ikinci saltanat yıllarında kız kardeşi, Kılıçarslan’ın kızı Melike Gevher Nesibe'nin vasiyeti olarak Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından yaptırılmıştır.

Sanatçı: Bilinmiyor.

Onarım Durumu: Medrese ve Şifahane Osmanlı döneminde onarılmıştır. Bu onarımlardan ilkini vakfın mütevellisi İsmail Efendi, mimar Ömer Beşe’ye yaptırmış, bu arada bir de hamam yapılmıştır. Maarif Vekaleti Müzeler ve Antikiteler Müdürlüğü (Milli Eğitim Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü) 1942 yılında Şifaiyye’nin taç kapısını onarmıştır. Bunun ardından Vakıflar Genel Müdürlüğü 1955-1956 yılında yapıyı bir kez daha onarmıştır. Erciyes Üniversitesi 1980 yılında yapıyı onarmış ve Tıp tarihi Müzesi haline getirmiştir. Günümüzde Tıp Tarihi Müzesi olarak kullanılmaktadır.

Plan: Medrese ve şifahane olarak kurgulanan yapılar dikdörtgen planlı yapılmışlardır. Müşterek bir orta duvar üzerinde bulunan dar bir geçitle birbirlerine bağlanan yapıların ayrı portalleri vardır. Medrese yapısının güney cephesinin solunda giriş kapısı konumlanmıştır. İki yanında birer oda bulunan giriş mekanı dikdörtgen şeklinde, ortasında havuzu bulunan avluyu dört taraftan çevreleyen revağın batısına açılmaktadır. Batı kanadının ortasında iki yanında birer hücre bulunan eyvan bulunmaktadır. Bu mekanlardan kuzeyde bulunanın yanındaki dar bir koridordan şifahaneye geçiş bulunmaktadır. Medresenin kuzeyinde bulunan ana eyvan öndeki revaklı avluya açılmaktadır. İki basamakla çıkılan bu mekan yazlık dershane olarak kullanılmıştır. Ana eyvanın dışında dikdörtgen şeklindeki mekan ise kışlık dershane olarak kullanılmıştır. Medrese doğu kanadının ortasında bir eyvan ve bu eyvanın kuzeyinde ise Gevher Nesibe Hatun kümbeti bulunmaktadır.

Şifahanenin girişi güney cephede bulunan taçkapıdan sağlanmaktadır. Ortasında havuzu olan kare şeklindeki avlu bulunmaktadır. Ana eyvanın güney ve doğu duvarında bir niş içersinde pencereler bulunmaktadır. Ana eyvanın sağında yeni bir mekan bulunmakta bu mekanın doğu duvarında bir başka kapıdan ise daha küçük bir odaya geçilmektedir. Şifahanenin batı kanadının ortasında yer alan eyvan sabah nekahat eyvanı olarak bilinir. Bu eyvanın kuzeyinde dikdörtgen planlı iki mekan ile eyvanın güneyinde küçük bir hücre bulunmaktadır. Yapının doğu kanadının ortasında akşam nekahat eyvanı olarak bilinen eyvan ve her iki yanında dikdörtgen şeklinde ikişer hücre Medresenin ve Şifahanenin örtü sisteminde sivri beşik tonoz sistemi kullanılmıştır. bulunmaktadır.

Üçboyutlu Özellik: Medrese ve şifahanenin güney duvarları taçkapıların yer aldığı en gösterişli cephelerdir. Yakın zaman içerisinde yapılan onarımlar sırasında medrese taçkapısının orijinalliğinin bozukduğu, şifahanenin ise aslına daha uygun bir şekilde restore edildiği görülmektedir. Medrese taçkapısının her iki yanında pencereler bulunmaktadır. Yine taçkapının sağında bulunan duvar yüzeyinin üstünde ağızları hafif aşağıya doğru eğimli 3 çörten bulunmaktadır. Aynı çörten dağılımı şifahanede de uygulanmıştır.
Üzerinde 4 adet çörten bulunan şifahaneye ait batı duvarı düzgün kesme taş ile yapılmıştır. Şifahane kuzey duvarı ise ana eyvanın köşesinden itibaren içeri girmektedir. Duvar medresenin ana eyvanıyla kuzeye doğru devam etmektedir. Yapılar doğu cephe duvarında 4 adet çörten bulunmaktadır. Yine kümbetin yukarıya yükselen sekizgen gövdesi doğu cepheden görülmektedir.

Medresenin güney cephesinin solunda cepheden ileriye taşmış şekilde görülen Taçkapı yapılan müdahaleler doğrultusunda orijinalliğini kaybetmiştir. Kapının yan yüzlerinde üçgen şeklinde olmuş bordürler görülmektedir. Kapı yanlarda ve üst tarafta yuvarlak profilli silmelerle sınırlandırılmıştır. Taçkapının üst bölümünde kesme taşlarla kaplanarak yanlara ve öne doğru taşan düz bir korniş bulunmaktadır. Taçkapı iç kısımdan sivri kemerli bir niş şeklindedir.

Şifahane'nin en görkemli yanını taçkapı oluşturmaktadır. Şifahanenin güney cephesinin solunda dışa taşkın ve duvar seviyesinden yüksek olarak inşa edilmiş taçkapı onarım görmüş fakat dönem özelliklerini koruyabilmiştir. Birbirini takip eden dar ve düz silmelerle çevrelenen kapıda geometrik bezemeli bordür örülmektedir. Bu bordürün altında üst kısımda üç adet madalyon bulunmaktadır. Madalyonların hemen altında beyaz mermerden dikdörtgen şeklinde tasarlanmış iki satırlık bir kitabe bulunmaktadır. Ve taçkapının sivri kemeri bu kitabeyle sonlanmaktadır. Kemer köşelerinde üç adet rozet görülmektedir. Soldaki rozetlerden en alt sırada olan günümüze ulaşamamıştır. Sağda ise ancak rozetlerin yerleri tespit edilmemiştir. Kavsaranın altında geçme taşlardan yapılmış basık bir kemer vardır. Kemer tablaları kırık olup kesmetaş sövelerin solda bulunanı yenilenmiştir. Tablaların ön yüzü bir rozetle süslenmiştir. Kapı içten sivri kemer alınlıklı dikdörtgen bir niş içersindedir.

Malzeme: Günümüzde ki görünümü tamamen kesmetaştan yapılı olan yapılar birçok onarım ve değişim geçirmiştir. Şifahenenin kitabesinde ve taçkapı kavsarasının üzerinde mermer kullanımı görülmektedir. Mekanların zemininde şifahane girişinin solundaki oda haricinde taş kullanılmıştır.

Süsleme: Şifahane taçkapısında yanları ve üst tarafı çevreleyen geniş bordürde, sekiz kollu yıldızların üst üste bağlanarak ilerlediği görülmektedir. Kavsarayı kuşatan kemerde geometrik örgü bezeme yer almaktadır. Taçkapının bezemeli bordürünün hemen altında üç madalyon bulunur. Solda olan bir zencerek sağdaki ise bir halat silmeyle çevrelenmiştir. Madalyonların içlerinde on kollu yıldız motifleri bunların aralarında ise rumi ve palmetler bulunmaktadır. Kitabenin üstünde yer alan madalyonların arasında birbirine sarılmış iki yılan tasvirinin bir tanesinin gövdesi kalmıştır. Yine kapı nişinin sağ iç bölümünde bir aslan kabartması görülmektedir.

Tarihlendirme: Mevcut kitabe sayesinde yapının tarihlendirilmesinde herhangi bir sorunla karşılaşılmaz.

Değerlendirme: Gevher Nesibe Şifahanesi ve Medresesi olarak Çifte Medrese adlandırmasıyla tarif edilen yapılar topluluğu eğitim ile uygulamanın beraber yapıldığı bir uygulama alanı olmuştur. Bu anlamda kurgulanan yapılar arasında günümüze ulaşabilen tek örnektir. Dört eyvanlı plan şeması içerisinde kurgulanan yapılar topluluğu Selçuklu mimari uygulamalarının önemli örneklerinden biridir.

Kaynakça: KURU, A.Ç., Kayseri’de Türk Devri Mimarisi, İlköz Matbaası,Ankara, 1999.
ÇAYIRDAĞ, M. Kayseri Tarih Araştırmaları, Kayseri, 2001.