ABDÜLMÜMİN (MEGARİBE) MESCİDİ

Yerin adı: Alâeddin tepesinin güneybatısında, Abdülaziz mahallesi Aslanağzı sok.4 numaradadır.

Yapım Tarihi: 674 H/ 1275 Tarihinde bir onarım geçirdiği bilinmektedir. Fakat bu onarımdan kaç yıl önce yapıldığı bilinmemektedir.

Kitabe: Mescidin kapısının üzerinde Selçuk sülüsü ile girift bir şekilde yazılmış iki satırlık Arapça bir kitabesi bulunmaktadır.

Vakfiye: Muharrem 853 H/ Ocak 1449 tarihinde Konya Kadısı, Konyalı Şeyh Mehmed-zâde Ahmet tarafından tasdikli, Konyalı Hoca Hasan tarafından tanzim edilmiş Arapça bir vakfiyesi vardır.

Kurucu: İ.H.Konyalının aktarımında mescidin banisi olarak Emir’ül Hacoğlu Mahmud olarak belirtilmişse de bu oldukça tartışmalı bir bilgidir.

Sanatçı: Sanatçısı veya sanatçıları bilinmemektedir.

Onarım Durumu: Selçuklu Sultanı III. Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde 674 H/1275 yılında Emir’ül Hacoğlu Mahmud tarafından yenilenmiştir. Mescid Muharrem 853 H/ Ocak 1449 tarihinde Konya kadısı, Konyalı Şeyh Mehmed-zâde Ahmet’in tasdikiyle, Konyalı Hoca Hasan’a onartılmıştır. Mescid 1961 yılında tadilat görmüştür. Yakın zamanda tekrar onarım gören yapı ibadete açıktır.

Plan: Tek mekanlı kare planlı bir mescittir.1923 yılına ait bir bilgiye göre önce adî bir kapıdan avluya, sonra buranın doğusundaki basık kemerli küçük ve dar kapıdan mescide girilirdi. Günümüzde iç mekân da bir ahşap minber ve oldukça yenilenmiş bir mihrab bulunmaktadır. Ahşap malzeme ile yeniden yapılan mihrab üzerinde bir yazı kuşağı bulunur. Kubbe tuğla örgü dizisiyle oluşturulmuştur. İç mekânın büyük bir kısmı sıvanmıştır.

Üçboyutlu Özellik: Mescidin duvarları moloz taş kullanılarak inşa edilmiştir. Tuğla ise yer yer moloz taşlara çerçeve oluşturacak şekilde düzenlenmiştir. Mescidin kapı tarafındaki duvarı iri kesme mermer ve gödene taşıyla yapılmıştır. Mescid giriş kapısının üzerinde kitabe görülmektedir.

Malzeme: Moloz taş, kesme taş, tuğla ve devşirme malzeme birlikte kullanılmıştır.

Süsleme: Mihrabının ve iç cephesinin çini ile kaplı olduğu onarım sırasında ele geçen kalıntılardan anlaşılmaktadır. Günümüzde hiçbir iz kalmamıştır.

Tarihlendirme: Kitabesine göre, Selçuklu Sultanı III. Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde 674 H/1275 yılında Emir’ül Hacoğlu Mahmud tarafından yenilenmiştir. Bu bilgiye göre Mescid daha önceki bir tarihte yapılmıştır. Ayrıca kitabedeki bilgiye göre mescidin ilk adı Megaribe Mescidi’dir. Bu adlandırmanın sebebi ise “Ebu Osman Mağribi” isimli şeyhin dervişlerinin burada ayin yapmalarıdır. 853 H/1449 Karamanoğulları devrinde zengin vakıflar bağlanarak burada bir Kadirî tekkesi açılmıştır. Kadirî şeyhliğine aynı tarihte Abdülmü’min adlı zat getirilmiş ve mescid daha sonra bu adla anılmıştır. Celâleddin Mahmud burada hanikâh, medrese, mektep ve dârü’l-fukahadan oluşan bir mamûre kurdurmuştur. Bugünkü yapı da bu mamûrenin bir parçasıdır.

Değerlendirme: Zaman içerisinde birçok onarım ve tadilat görerek günümüze ulaşabilmiştir.

Kaynakça: AKTAŞ, Azize, Konyada’ki Anadolu Selçuklu dönemi Yapılarında Malzeme ve Teknik, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Hacettepe Üni. Sos. Bilm. Ens. Ankara,1988.
ATÇEKEN, Zeki, Konya’daki Selçuklu Yapılarının Osmanlı Devrinde Bakımı ve Kullanılması, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara,1998.
KONYALI, İbrahim Hakkı, Abideleri ve Kitabeler ile Konya Tarihi, Konya 1964.
YASA,Azize, Anadolu Selçuklularında Türk İslam Şehri Olarak Konya(3 cilt), Yayınlanmamış Doktora Tezi, Hacettepe Üni. Sos. Bilm. Ens. Ankara,1996.