İSHAKLI (SULTANDAĞI) HAN

Yerin adı: Han, Akşehir-Afyon karayolunun 28. kilometresinde İshaklı (Sultandağı)’da yer almaktadır

Yapım Tarihi: H.647 / M. 1249 yılında inşa edilmiştir.

Kitabe: Yapının avlu ve kapalı mekânlarına geçit veren taçkapıları üzerinde birer kitabe bulunmaktadır. Selçuklu sülüsü ile Arapça yazılmıştır.

Vakfiye: Yapıya ait vakfiye bulunamamıştır.

Kurucu: Yapının banisi, Anadolu Selçuklu devletinde uzun bir süre görevde bulunan Sahip Ata Fahreddin Ali’dir.

Sanatçı: Bilinmiyor.

Onarım Durumu: Cumhuriyet öncesi dönemde yapının gördüğü herhangi bir onarımı belirten kitabe bilinmemekle birlikte bu yönde bir belgeye de henüz rastlanmamıştır. Cumhuriyet sonrasında bazı onarımlar geçirerek günümüze ulaşan yapının, avlu güney cephesi iç kısımda eyvanları ile birlikte yıkılmıştır. 1964 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğünce onarılan yapıya durumuna uygun bir işlev verilmediği için 1980’li yıllarda han tekrar harap bir hale gelmiştir. 2002 yılında rölöve ve restorasyon projesi başlayan yapının restorasyonu 2006 yılında tamamlanmıştır. Yapının genelinde özellikle de köşk mescitte kesme taş kaplamalar tahrip olmuş ve yapılan restorasyon çalışmasında yapının kesme taş kaplamaları yenilenmiştir.

Plan: Doğu-batı doğrultusunda, boylamasına gelişim gösteren han, köşk mescidi olan avlu ve kapalı mekandan oluşmaktadır. Kapalı mekandan daha büyük boyutlara sahip kare planlı avlunun taçkapısı, doğu cephenin ekseninde yer alır. Avlunun kuzey, güney ve doğu duvarları boyunca sıralanan mekanların büyük bir kısmı tahrip olsa da avlunun kuzeybatı köşesinde sivri kemerli revakların iki sıra kalıntısı, avludaki mekanların kurgusu hakkında ipucu vermektedir. Avlunun merkezinde tonozla örtülü baldaken planlı bir alt yapının üzerine mescit inşa edilmiştir. Mescidin planında görülen çarpıklık kıble yönü ile ilgili kaygı sonucu gerçekleşmiştir. Avlunun beden duvarları kare ve yarım daire payandalarla desteklenmiştir. Avlu batı duvarının ekseninde konumlandırılmış taçkapı ile kapalı mekana geçiş yapılmaktadır. Kaplı mekan on altı payeye oturan sivri kemerlerle doğu-batı doğrultusunda beş sahna ayrılmıştır. Beşik tonozla örtülen mekanın merkez noktası kubbe ile örtülmüştür. Güney duvarında iki batı duvarında üç mazgal pencere ve kubbe kasnağında bulunan pencereler iç mekanı aydınlatmaktadır.

Üçboyutlu Özellik: Kütlesel bir yapı olan İshaklı Han’ın cepheleri kare ve yarım daire payandalarla desteklenmiş ve bu payandalar diğer taraftan cephelerdeki durağanlığı ortadan kaldırır. Avlu beden duvarlarından daha yüksek tutulmuş, dışa taşkın taçkapı boyutları ve kurgusu itibari ile cephenin odak noktasıdır.

Malzeme: Yapının moloz taş örgüsü kesme taşla ve çeşitli devşirme malzeme ile kaplanmıştır. Devşirme malzeme özellikle köşk mescitte ve avlu taçkapısında kullanılmıştır. Kapalı mekanın merkezinde yer alan kubbe tuğla ile örülmüş olup tonozlarda moloz taş tercih edilmiştir.

Süsleme: Yapıda görülen tezyinat hanın bazı noktalarında toplanmıştır. İshaklı Han, sade olarak değerlendirilebilecek süsleme programına sahiptir. Cephelerde süslemenin odak noktasını taçkapılar oluşturmaktadır. Taçkapılarda dikkat çeken geniş bordürlere yer verilmemesidir. Mukarnaslı kavsara ve taçkapı kanatlarının iç kısımlarında yer alan mukarnaslı, yarım daire nişler süsleme açısından yeterli görülmüştür. Ayrıca taçkapıda kullanılan iki farklı renge sahip devşirme taşların da kullanılması taçkapının sade görüntüsünü zenginleştirmektedir. Genel olarak süslemenin ve özenli taş işçiliğinin görüldüğü yer köşk mescittir. Köşk mescide yapılan bu vurgu süslemede kendini mescidin doğu ve batı cephelerinde açılan mukarnaslı pencerelerinde ve kuzeyde yer alan iki yönden on bir basamaklı merdivenle ulaşılan mukarnaslı kapısında göstermektedir. Devşirme malzemenin de yoğun olarak kullanıldığı köşk mescit birçok noktadan yapının odak noktası konumundadır.

Tarihlendirme: Mevcut kitabeler sayesinde yapının inşa tarihi bilinmektedir.

Değerlendirme: Anadolu Selçuklu veziri Sahip Ata Fahreddin Ali’nin baniliğini üstlendiği yapı, boyutları ve mimari kurgusu ile sultanhanları ile yarışacak konumdadır. 1243 sonrası güçlerinin doruğuna ulaşan vezirlerin imar sahasında da aynı gücü sergiledikleri gözlenmektedir. İshaklı Han bu noktada, bu gücün sergilenmesinde önemli bir örnektir.

Kaynakça: "AKOK, Mahmut; “İshaklı Kervansarayı”, Türk Arkeoloji Dergisi, C. XX, S. 2, Ankara, 1974, s. 5-21.
ERDMANN, Kurt, Das Anatolische Karavansaray des 13. Jahrhunderts, I, Berlin, 1961.
GÖRÜR, Muhammet, “Anadolu Selçuklu Dönemi Kervansarayları Kataloğu” Anadolu Selçuklu Dönemi Kervansarayları, Kültür Bakanlığı, Ankara, 2007.
İLTER, İsmet; Tarihi Türk Hanları, Karayolları Genel Müdürlüğü, Ankara, 1969.
KARPUZ, Haşim; “Sahip Ata’nın Yaptırdığı İshaklı Han” Antalya 3. Selçuklu Semineri Bildirileri 10-11 Şubat 1989, Antalya Valiliği, İstanbul, 1989, s. 82-90.
ÖZGERGİN, M. Kemal, ""Anadolu'da Selçuklu Kervansarayları"", Tarih Dergisi, XV/20, 1965, s.141-170.
"

Galeri