KARATAY MEDRESESİ

Yerin adı: Konya Karatay Medresesi; yapı Konya’nın merkezinde, Alâeddin Tepesi denilen höyüğün kuzey eteğine 50 metre mesafede olup, aynı höyüğün üstüne inşa edilen cami ve köşkünde hemen yakınındadır.

Yapım Tarihi: H.652 / M.1251

Kitabe: Medresenin Taç Kapısı’ndaki kitabede okunan H.652 / M. 1251 rakamı medresenin inşa tarihini kesin olarak belgelemekle birlikte, kitabenin yazıldığı taşların farklı oluşlarının ve yazı karakterlerinin de farklılığı tarih konusunda tereddütler yaratmaktadır.

Vakfiye: Vakfiyesinden anlaşıldığı üzere, vakfiye Kadı Rey’li Mahmud’un oğlu Muhammed Razi tarafından H. 615 / M.1253 Cemaziyelevvel ayında tanzim ve tescil edilmiştir. Yapının inşa tarihi hakkında bilgi bulunmamaktadır.

Kurucu: Yapının banisi, Celaleddin Karatay bin Abdullah’tır.

Sanatçı: Yapının sanatçıları ve ustaları ile ilgili elimizde herhangi bir yazılı belge bulunmamakla birlikte, yapılan araştırmalar ustanın Alaeddin Camiini yapan Muhammed bin Havlan el Dımışki olduğunu ortaya koymaktadır.

Her iki yapıda üslup ve bezeme olarak birbiri ile çok fazla ortaklık bulunmaktadır. Bu ortaklıklarda iki yapının ustasının aynı kişi olduğu düşüncesini desteklemektedir.

Mederesenin çinilerini Sırçalı medresenin çinileri gibi Tuslu ustalar veya Alaeddim Camii nin kitabesinde adı geçen Kerimüddin Erdişah ve yerli ustalar olabilir.

Onarım Durumu: Eserin geçirmiş olduğu onarımlarla ilgili sistemli bir kaynak bulunmamaktadır. Tespit edilebilen onarım tarihleri;

III. Murad tahrir defterinin (Karaman ili evkaf defteri) H. 992 / 1584 Karatay medresesi ile ilgli, “Haliyyen bu medrese dahilinde bulunan mescidden evkafından na-malum” ifadesinin yer alması medresede bir mescit olduğunu akla getirse de bu gün mescit bulunmamaktadır.

H. 1018 / 1609 tarihli Karaman ili evkafının mühime defterinde , Konya Kadısına ve mütevellisine gönderilen bir hükümde “ Medresenin tamire muhtaç olan yerleri bakılıp onarılsın denmektedir.”

Şevval 1161 / 1748 Konya Şer iye sicil defterinde medresenin tamire muhtaç olduğu mimar Mustafa ve bilirkişi heyetinin incelemeleri sonucu 80 kuruşluk tamir masrafı olduğu ve mütevelli vekili Mahmud a onarım için izin verildiği görülmektedir.

19. yüzyılda seyyahlar medresenin harap durumundan bahsetmektedirler. M. Önder in 1972 baskılı kitabında, medresenin 1935,1952, 1953, 1957 de onarıldığı yazmaktadır. Bu tarihlerden sonrada vakıflar genel müdürlüğü tarafından 1988 ve 1993 tarihlerinde restore edilmiştir.

Medrese 1955 den itibaren çini müzesi olarak kullanılmaktadır.

Plan: Medresenin planı, kapalı avlulu ve tek eyvanlı medrese planındadır. Medresede ön cephe ana yola bakmasına rağmen, alışılmış olanın dışında olarak taç kapı doğu cephesinin ortasında olmayıp güney ucuna alınmıştır. Taç kapının arkasında giriş holü yaklaşık 770 * 780 cm ölçülerindedir. Bu mekânın örtü sistemi muhtemelen kubbe olmalıdır.

Medresenin güney ve kuzeyindeki öğrenci odalarının duvarları açılarak uzun koridorlara dönüştürülmüşlerdir. Giriş holü ile kubbeli ana mekâna geçit veren kemerli iç kapı da olduğu gibi cephenin ortasında olmayıp güney köşeye açılmıştır.

Ana eyvanın yanlarındaki odalardan güneydeki türbe olup kuzeydekinin fonksiyonu bilinmemektedir. Karatay medresesinin kubbesi 12 m çapıyla Selçuklu medreselerinin ) en büyük ve en görkemlisidir.

Medresenin doğu cephesinin güney ucunda kalan taç kapı beyaz ve gri mermerle kaplanmıştır. Taç kapı 2 m derinlik 7,40 m genişlik, 8,50 m yükseklikle dışta en çok göze çarpan elemandır.

Üçboyutlu Özellik: Cephe duvarları taç kapıdan 0,60 m içeriye girinti yaptıktan sonra kuzeye doğru düzgün bir şekilde devam eden doğu cephesi duvarı 11.90 m devam ettikten sonra, içeriye doğru hafif kırılarak 4,95 m daha devam edip kuzey duvarı ile birleşmektedir.Böylelikle yapının kuzey-doğu köşesi dik kesişmeyip hafif pahlanmış şekildedir.Bu bölüm bu gün yıkılmış olmakla beraber temel kalıntıları bize nasıl olduğu hakkında fikir vermektedir. Duvar kalınlığı 0,95 m ile 1,28 m arasında değişmektedir.

Kuzey cephe duvarı 1,28 m kalınlıkta ve moloz taş örgülüdür. Köşeden itibaren 6,12 m lik kısmı yıkılmıştır. Bu yıkılmış bölümden sonra 21.10 m düzgün bir duvar devam ettikten sonra dışarıya doğru 1.05m kırılarak 9,68 m daha uzayıp batı duvarı ile birleşmektedir.
Batı cephesi de moloz taş örgülüdür. Vakıfların restorasyonu sırasında 0.30*0.60 m ebadında ki açıklık ile taş çörtenler bulunmuştur. Güney cephesi de moloz taştandır. Ve yer yer hatıllarla takviye edilmiştir.

Malzeme: Taş-mermer, tuğla ve çini malzeme beraber kullanılmıştır.

Süsleme: Süslemeyi üç grupta incelemek gerekmektedir;

Birinci olarak,
Taş ve mermer malzemenin uygulandığı bölüm medresenin taç kapısı ile ön cephesidir. Süsleme taç kapıda toplanmıştır. Kapı taş olup üzerine mermer kaplama yapılmıştır. Süsleme öğesi olarak geometrik bitkisel motifler ve yazıya yer verilmiştir.

İkinci grup tuğla malzemedir, Genellikle örgü elemanı olarak kullanılmış dekorasyonda fazla yer verilmemiştir. Tuğlanın dekorasyonda kullanılması sadece türbenin kubbesinde olmuştur.

Üçüncü grup ise çini malzemedir. Çininin en çok kullanıldığı eserlerin başında Karatay Medresesi gelir. Girişinden eyvanına, duvarlarından pencerelerine, pandantiflerinden kubbesine kadar çini ile süslenmiştir. Çini mozaik, altın yaldız, ajur ve kabartma gibi teknikler kullanılmıştır.

Tarihlendirme: Yapının mevcut kitabesi sayesinde tarihlendirilmesinde bir sorunla karşılaşılmaz.

Değerlendirme: Medresenin Taç Kapısı’ndaki kitabede okunan H.652 / M. 1251 rakamı medresenin inşa tarihini kesin olarak belgelemekle birlikte, kitabenin yazıldığı taşların farklı oluşlarının ve yazı karakterlerinin de farklılığı tarih konusunda tereddütler yaratmaktadır.

Vakfiyesinden anlaşıldığı üzere, vakfiye Kadı Rey’li Mahmud’un oğlu Muhammed Razi tarafından H. 615 / M.1253 Cemaziyelevvel ayında tanzim ve tescil edilmiştir. Yapının inşa tarihi hakkında bilgi bulunmamaktadır.

Yukarıdaki bilgiler doğrultusunda, yapının 13. yüzyılın ortalarında yapıldığını söyleyebiliriz.

Kaynakça: "CEMAL, A., Konya, İstanbul, 1932.
AKOK, M., “Konya Karatay Medresesi Röleve ve Mimarisi”, Türk Arkeoloji Dergisi, S:XVIII-2, Ankara,1970, s.5-28.
ARABACI,C., Konya Medreseleri 1900-1924, Konya, 1998.
ATÇEKEN, Z., Konyada’ki Selçuklu Yapılarının Osmanlı Devrinde Bakımı ve Kullanılması, Ankara, 1998.
BAYKARA,T., Türkiye Selçukluları Döneminde Konya, Konya,1982.
CANTAY,T., “Konya Karatay Medresesinin İnşa Tarihi ve Kapısının Mimari Kuruluşu”, Rölöve ve Restorasyon Dergisi, S:6, Ankara, 1987, s.25-30.
EMİNOĞLU, M.E., Karatay Medresesi Yazı İncileri, Konya, 2001.
ERDEMİR, Y., Karatay Medresesi Çini Eserleri Müzesi, Konya Valiliği İl Kültür Müd., Konya, 2001.
KONYALI, İ.H., Abideleri ve Kitabeleriyle Konya Tarihi, Konya, 1964.
MÜLAYİM, S., “Konya Karatay Medresesinin Ana Kubbe Geometrik Bezemesi”, Sanat Tarihi Yıllığı, S:XI, İstanbul, 1982, s.111-121.
TURAN, Osman, ""Celaleddin Karatay, Vakıfları ve Vakfiyeleri"", Belleten, C:XII, S.45, 1948.